Lisanssız BESYO Okunur mu? Sadece Yüzeysel Olanı Bilmiyoruz, Derine İnmeliyiz!
Hadi Biraz Ciddiyet Gerekebilir!
Evet, İzmir’de yaşayan, 25 yaşında, her fırsatta espri yapan biriyim. Ama şöyle bir durum var: içimdeki 25 yaşındaki genç yetişkin, ciddi meseleleri fazlasıyla kafasında döndürüyor. Gündelik hayattan kesitlerle, “Lisanssız BESYO okunur mu?” sorusunu irdelemek istiyorum. Çünkü kim demiş ki, bir şeyin komik olması onun ciddiyetle ele alınamayacağı anlamına gelir? Bu yazı da biraz böyle, bir yandan güldürecek, diğer yandan düşünmeye sevk edecek.
Lisanssız BESYO Okunur Mu?
Hadi bakalım, öncelikle şunu söyleyeyim: “BESYO” deyince, aklınıza hemen o tipik “spor salonu” görüntüleri gelmesin. Bizim düşündüğümüz şey biraz daha derin ve bazen komik. Lisanssız BESYO okunur mu? Gerçekten de bir soru bu. Çünkü, “Lisanssız” denildiğinde, bazıları “O zaman ne anlamı var ki?” diye düşünür. Ama mesele sadece bu değil.
Sizde de var mı o insan tipi; bir konuda ne kadar az bilgisi olsa da her konuda kendini bir uzman gibi gösterebilen? İşte BESYO’nun lisanslı hali de böyle bir şey! “BESYO okudum, sporun her yönüne hakimim!” demek ne kadar havalı, değil mi? Ama asıl mesele şu: Lisanssız BESYO okunur mu? O zaman durumu başka bir gözle bakalım.
BESYO ve Lisanssızlık: Sporcu Arkadaşımın Tepkisi
İzmir’de arkadaş grubum var, biri spor hocası, diğeri eski bir futbolcu. Gittikçe daha çok kafa karıştıran bir ortamda, bu soruyu onlara sordum.
Ben: “Lisanssız BESYO okunur mu?”
Sporcu Arkadaşım (Furkan): “Ya kardeşim, lisanssız okunmaz ama bir şekilde hepimiz ‘spor hocası’ olduk! Düşünsene, sanki burası spor salonu gibi… ‘Lisanssız mı? Ha, sorun değil, birkaç hareket gösteririm!’”
Gerçekten de işin içinde böyle bir kafa karışıklığı var. Yani bir yanda sporcular “BESYO diploması olmadan da insanı eğitebilirim” diyor, diğer yanda ise insanlar, bir şekilde işin “akademik” kısmını göz ardı edebiliyorlar. Yine de, “Lisanssız BESYO okunur mu?” sorusunun cevabını tam anlamadık tabii ki!
Hayatın İçinden: Spor Salonu Anlarıyla BESYO
Düşünsenize, spor salonundasınız, herkes kas yapmaya çalışıyor ve bir anda salonda hocalardan birinin önünüzde dans ettiğini görüyorsunuz. Diyor ki: “Hayat bu kadar ciddi değil, eğlenin!” İşte, tam burada, lisanssız BESYO’nun gücünü hissediyorsunuz. Eğlence, hareket, canlılık, ama aynı zamanda biraz “konu dışı” kalmışlık da var.
Şimdi şöyle bir şey var: Lisanssız bir şekilde BESYO eğitimini almak, aslında vücudu eğitmeye başlamak gibi. Sporda bazen lisans şartı yokmuş gibi hissediyorsunuz ama derinlere inmedikçe aslında her şeyin yüzeysel kaldığını fark ediyorsunuz. Tam olarak burada devreye giriyor: Lisans, bilgi ve uzmanlık. Yani, lisanssız BESYO okunur mu? Aslında okunabilir. Ama tam anlamıyla bir “BESYO” deneyimi yaşamak istiyorsanız, o lisanslı halin derinliklerine inmeniz lazım.
Hadi Şimdi Durumun Ciddiyetine Bir Bakalım!
BESYO’yu sadece spor salonu gibi görmeyin. Yani sadece “güzel kaslar ve sıkı antrenman” demek değil. İnsanlar BESYO okuyarak öğretmenlik, antrenörlük, sağlıklı yaşam danışmanlığı gibi birçok alanda uzmanlaşabiliyor. Lisanssız BESYO, sadece bu dünyayı yüzeysel yaşamaktır. Spor yapabiliriz, antrenmanlara katılabiliriz, ama mesele sadece kas yapmak değil.
Gerçekten de spor, öğrenilmesi gereken bir şeydir. Hadi, burada şöyle bir şey düşünelim: “BESYO’yu okumadan, sadece birkaç pratik hareketle kaslarımı geliştirebilir miyim?” Tabii ki yapabiliriz! Ama o işin profesyonel ve eğitici kısmı başka. Şu soruyu soruyorum, hepimiz spor yapıyoruz. Ama doğru şekilde, teknikle, bilinçli bir şekilde spor yapmak başka bir şey değil mi? Mesela futbol oynarken sadece topa vurmak değil, doğru pozisyon almayı, teknik bilgiyi ve stratejiyi de öğrenmek lazım.
Sonuç: Lisanssız BESYO Okunur Mu?
Güzel dostlarım, “Lisanssız BESYO okunur mu?” sorusuna dönersek, bence evet, bir şekilde okunur. Ama unutmayın, bu lisanssız olanı, tamamen yüzeysel bir deneyimdir. Eğer gerçek bir spor bilgisi, gelişim ve eğitim almak istiyorsanız, o zaman lisanslı BESYO’ya yönelmeniz gerekebilir. Yani, hem eğlenceli hem de ciddi olmak istiyorsanız, birazcık daha derine inmeyi unutmayın. O zaman işte, sorunun cevabı bence çok daha net olacak!
Şimdi ise kendimi şöyle bir yere koyuyorum: Hala her konuda şaka yapabilen bir insan olabilirim, ama düşüncelerimi ciddi şekilde irdelemek de benim içimde hep var. Kimseyi küçümsemeden, eğlenceli bir şekilde bu konuyu ele almak da benim tarzım. Çünkü hayat gerçekten de bir spor gibi; bazen eğlenceli, bazen de çok derin!